28 Nisan 2010 Çarşamba

anlamsız


**Eğer kimse izlemiyorsa, dışarıya çıkmanın bir anlamı yok. Pekala evde oturup otuzbir çekebilir veya haberleri izleyebilirsiniz. Eğer birinin video kasedi yoksa veya daha da önemlisi bütün dünyanın gözleri önünde canlı yayında geçmiyorsa hayatını, o kişi yaşamıyor demektir.
O kişinin, kimsenin kıçına takmadığı, ormanda devrilen ağaçtan bir farkı yoktur.
Birşeyler yapıyor olmanızın hiçbir önemi yok. Eğer yaptıklarınızı kimse fark etmiyorsa, hayatınız koca bir sıfırdan ibarettir. Boştur. Anlamsızdır.

26 Nisan 2010 Pazartesi

japon balığı


*Dışarıdaki dünyada televizyon denilen ruhlar insanları ziyaret ediyor. Ruhlar radyo tabir edilen şeyler vasıtasıyla insanlarla konuşuyormuş. Bir arada olmaktan nefret ettikleri ama yalnız kalmaktan da korktukları için insanlar telefon denilen bir alet kullanıyorlarmış.

**Tanrının bizi iplememesini, terketmesini affetmeliyiz. Biz onun küflenmeye bırakılmış, unutulmuş fen dersi ödeviyiz. Biz, onun akvaryum dibindeki pisliğimizi yemeye zorlanmamıza kadar iplemediği japon balığıyız.

25 Nisan 2010 Pazar

üzülme lem Aang


olur öyle bro,ağlama..

*Appaya slm...

18 Nisan 2010 Pazar

Lux solis ,fulgens sol ,oriens sol


hergün uyandığımda başka bir yerde, başka bir insan olarak uyansam..
başka hayatlarda, başka anılarla, başka gelecekler için uyansam.
ama herşey yada herkes farklı,yabancı olsa bile,
güneş gene aynı şekilde doğardı her halde...

**Lux solis ,fulgens sol ,oriens sol**

16 Nisan 2010 Cuma

tavşanlar ve tazılar


dolgusu düşen dişimin dilime değen kısmı yara oldu. oynamadan duramıyorum. o uyuşmuşluk hissi acı beni benden alıyor. işten geldim hiç bişe yemedim. kalkıp çay koyucam şimdi kahvaltılık yiyim bari.tıklım taşak otobüsde ayakta geldim gene. keşke biri kalksa da otursam diye yalvardım ama kimse duymadı. radyo dinliye dinliye, yollarda döne döne eve geldim. iş yerinde süper hatalar yapmışım. herkeş bana kızdı. pardon dedim başımı öne eğip. bugün çok sıkıldım çok yoruldum çok üzüldüm. sonra üzüldüğüme üzüldüm. şu dünyada şans eseri bulduğum doğru düzgün tanımasamda herkesden çok tanır gibi olduğum çok çok çook uzaklarda ki en sevgili arkadaşımı telefonla aradım konuştum.sağolsun kırmadı dinledi beni. burdan gene sevgiler yolluyorum. başka??? başkada bişe yok işte. annem yok hala,evi bok götürüyo. yarın ev partisi vericem,herkes davetli. içkileri unutmayın. tansiyonum fırlayıp beyin kanaması geçirene kadar içmek istiyorum. sonra da av partisi vericem. ona sadece tavşanlar ve tazılar davetli. gudbay :)

14 Nisan 2010 Çarşamba

nice ayrılıklara...


Alice In Chains - Love Hate Love

I tried to love you; I thought I could
I tried to own you; I thought I would
I want to peel the skin from your face
Before the real you lays to waste

You told me I'm the only one
Sweet little angel- you should have run
Lying, crying, dying to leave
Innocence creates my hell

Cheating myself; still you know more
It would be so easy with a whore
Try to understand me little girl
My twisted passion to be your world

Lost inside my sick head
I live for you but I'm not alive
Take my hands before I kill
I still love you, I still burn

Love, hate, love

*nice ayrılıklara...

9 Nisan 2010 Cuma

***Ab imo Pectore***


*Şimdiye kadar nasıl yaşadıysan gene öyle yaşayacaksın sanırsın. Sonra beklenmedik bir anda biri çıkar gelir. Etrafında ki kimseye benzemez. Kendini bu yeni insanın aynasında görmeye başlarsın. Var olanı değil, sende eksik olanı gösteren sihirli bir aynadır ve sen bunca zaman aslında hep bir eksiklik duygusuyla yaşadığını, bilmediğin bir şeye hasretlik çektiğini anlarsın. Şamar gibi iner hakikat suratına...
**hiç bir şey hayallerinde ki kadar mükemmel değildir, Gerçekten yürekten seven kalplere...
*******************************************
*Ben ihtiyaç duyulmak istiyorum. Benim birisinin hayatında vazgeçilmez olmaya ihtiyacım var. Bütün boş vaktimi, egomu ve dikkatimi yiyip bitiricek birine ihtiyacım var. Bana bağımlı biri. Karşılıklı bağımlılık.
***************************************************
**Ben bağımlıları takdir ederim. Herkesin kör bir kaza kurşununa veya ani bir hastalığa kurban gitmeyi beklediği dünyada, bağımlıların yolun sonunda kendilerini neyin beklediğini bilmek gibi bir lüksü vardır. Nihai kaderin kontrolünü birazda olsun eline almıştır ve bağımlılığı sayesinde ölüm sebebi büsbütün sürpriz olmaktan çıkmıştır.
***Ab imo Pectore***