29 Eylül 2010 Çarşamba

düğünlerde halay başı olurum sevdiceğim

hayat ne entersan aqyim. bigün üzgünsün ertesi gün sikinde değil falan vs vs.
*bir daha votkayla rakıyı karıştırma.
**taharet musluğundan elini yüzünü yıkama
***yatağa kusma
****kayıp arkadaşlarını kızlar tuvaletinde arama
*****içip içip tanımadığın kızların yanında durup foto çektirme.
******sonuncusu iyiydi gerçi yap aqyim möhe :D
*kader kim la? :P

böle bi şarkının böle bi klibi olacağı heç aklıma gelmezdi.

27 Eylül 2010 Pazartesi

kaderle görüşme


bir gün uyandığımda olmak istediğim kişiydim. kendimi tanımaya çalışmıyor, kendimi biliyordum. baş ucumda oturuyordu kader. kararlı bir suratla bakıyordu bana.hiç birşey için yardım etmediğini hissettirse de aslında olmam gereken olmam için uğraştığını farkediyordum.herşey ama herşey benim içinmiş.büyük yollar ,büyük olaylar ve daha da ilginci küçük yollar, küçük olaylar. örümcek ağıyla örülmüş sonsuz döngüdeki olması gereken sinek benmişim. hergün biraz daha sonra biraz daha nasıl yol aldığımı anlatıyordu. hiçlikden geliyor ve hiçliğe doğru emin adımlarla ilerliyordum.
sonra geçmişi gösterdi bana,bugünü ve geleceği. körler ülkesinde bir dilsiz misali,görüp de kimseye söyliyemediğim şeyleri. gerçi söyleyecek kimse olmadığını da bildiğini söyledi gözleri,ama buda olması gereken şeylerden biriydi.
"gurur duyuyorum seninle!" dediğinde biraz gülümsedi sanki. teşekkür beklerken kayıtsızlığım karşısında şaşırıp "üzgünmüsün yoksa ?" diye sordu "hepsi senin içindi halbuki...",
"artık değilim" dedim, "hem olsam da önemli değil ne hissettiğim.okadar uğraşmışsın,vardır elbet bir bildiğin..."

22 Eylül 2010 Çarşamba

Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı,


Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme...

18 Eylül 2010 Cumartesi

en sevdiğim sayı, 6 dır 6


hayatın anlamı aslında çok basittir. yemek içmek sıçmak ve sikişmekten ibarettir. ilk 3 ünü gayet güzel yaparsın. 4.cüsünü ise en azından istediğin ve istiyenlerle yapmak istersin. eh bu hüzün ve kederli hallerimin asıl nedeni sonuncusunun istediğim gibi gidemiyor oluşu sanırım.. :P

*kadınlar üzerinize sinmiş yalnızlığın kokusunu alır,alınca da köşe bucak kaçarmış...






17 Eylül 2010 Cuma

kalkda yerine yat


odamı kokutan ekşi şeyin bardağın içinde unuttuğum şeftali çekirdeği olduğunu idrak ettim az önce. annem sabah geliyo. evi temizlemek için son 12 saatim.halbuki ben pisliğimle pekbir mesuddum. yok lan değildim. daha bir hüzünlü yapıyor her tarafın dağınık olması insanı. daha bir bezdiriyor. bezgin olduğun içinde daha bi pis kalsın istiyosun. bölye sürüp gidiyo. neyse sike sike yapıcaz sonuçta. onun harici yılbaşından sonra evlenmeye karar verdim. ama sonra yılbaşına da çok var lan deyip ağırdan almanın daha iyi olacağını düşündüm. ağırdan alıp hafifden satıcam. bide çok uykum var ama uyuyamıyorum gene. sabah durakda bi sincap gördüm zannettim meğersem lağım faresiymiş. uzaktan öyle gözüktü gözüme. möhehe :D

*herşeyimin herşeyle alakasız olduğunu söyledi bugün biri. herşeyin birbiriyle bağlantılı olması gerektiği fikrinin doğrulunu neden kabul edeyim peki?



15 Eylül 2010 Çarşamba

pizza kutularından ev yaptım kendime

şuan şu dakka tanrı içeri girse deseki "kalk lan pezevenk gidiyoruz" bir sny bile düşünmeden, "nere?" diye bile sormadan "hadi gidek aqyim" derim.ama yok bulamıyorum hiç biyerde.ulan allahsız allah, tıktın beni bu bokun içine,kendin gittin aleme dimi.?!!

hergün kendimden daha çok nefret ederek uyanıyorum.

13 Eylül 2010 Pazartesi

We can have some more, Nature is a whore

otobüsde gelirkene önümde ceyran eden bir olay.
kahramanlar;
Hödö Kız:şebnem ferah çakması, kaşarel, bayaa bi topluca.
Hödö Boy: saçlar jöleli,elde cep telefonu uğraşıyo,güneş gözlükleri ray ban
....
HK:nası başarıyosun?
HB:neyi nası başarıyorum?
HK:böyle olmayı.
HB:nasılım ki?
HK:BÖYLE İŞTE!!
HB: :P ??!!
HK:Ya ne kadar pis bir insansın sen. bilmiyomuyum sanıyosun kimle yazıştığını. gene o orospu dimi?
HB:Sanane..?
HK: ne demek sanane ya??!! ben önüme gelene versem sonra sanane desem iyimi olurdu?!!!
HB:senin o koca kıllı götünü kim napsın bee?
Ben:ohaaa!!! :))



12 Eylül 2010 Pazar

falan filan son


bi sen eksiktin kış. daralttın iyice içimi. gündüzler geceye dönmüş.gri basık bir gökyüzü.
nerde ulan bu güneş,nerde benim haplarım...
-*yarın gene iş aqyim ne güzel alışmıştım yatmaya,traş ol banyo yap pöfff.


10 Eylül 2010 Cuma

You Know I'm No Good

öğlen markete gittim bişler almaya yolda ninesiyle küçük bi kız çöpden bişler topluyolardı. o kadar sevimliydiki kız.saçlar sarı gözler masmavi,küçücük eli yüz kir içinde. kendimden utandım poşetler yiycek falan dolu ulan hale bak dedim.kafamı eğip hızlı hızlı geçtim yanlarından. bi yarım saat sonra kader işte kapı çaldı bi baktım bunlar. iyi bayramlar yavrum dedi teyze eski eşyalarınız varmı hiç kullanmadığınız giymediğiniz dur dedim teyze elbise yok ama bekle dedim. cebimdeki son 10 milyonu küçük kızın eline tutuşturdum. yok yanlış anladınız falan dedi teyze, dedim küçüğe harçlık veriyorum ben iyi bayramlar. teyze bir of çekti. sağol evladım dedi sana da. kimbilir ne hikayeleri varki bir parça çocukla utana sıkıla bir kaç parça elbise için kapı kapı gezip,çöplerden karton topluyolar.bizim de dert ettiğimiz şeylere bak. ulan dünya hakkaten adaletin yok ya.aqyim senin...

*bu hatun için ölünür o da ayrı konu :)

6 Eylül 2010 Pazartesi

acımdan ölüyorum bloğ

yemek yapmaya üşendim pizza söyledim gene. ninja kaplumbağa olacam yakında. parada yok kredi kartına devam. eğer bir allah var ise sonumu hayır ede ;P


5 Eylül 2010 Pazar

@loser party


pek fazla atraksiyonlara katılmayan biri olarak dünkü organizasyonun berbat ötesi, iğrenç, saftirik, concik, sıkıcı,vasat, boktan kelimeriyle açıklanacak vaziyette olduğunu söyliyebilirim.bütün loserlar ordaydı la harbi :D roxy deki, adidas star wars partiyi beğenmemiştim ama bunun yanında o efsane kalıyo resmen. afro padavanmı olur ulen. üstüne keten cübbe giyen,çakma pili bitmiş ışın kılıcını alan jedi olmuş. çok iğrençti zaten iyi bişe olsa beleş olmazdı. 3-5 tane şişko toplanıp kendilerine organizasyon yapmışlar. darth vader amcayı getirmişler. herif gelmiş 90 yaşına bian ölecek diye korktum. çok çok kötüydü yane.sıkıntıdan patlamayan varsa rol yapıyodu kesin.kalk dedim kalk gidek burdan. sonra nemi yaptık? gittik pixie ye içtik. gecenin en eğlenceli kısmı oydu bak. Azra Akını gördük ne işi varsa orda :D
hatun harbi sağlammış ama ;)

*Darth Vader beer. may the force be with you...

4 Eylül 2010 Cumartesi

Delicta juventutis meæ

içinde biraz peynir birazda zeytin olan bir buzdolabı durmadan usanmadan niye bunları soğutmaya çalışır. hemde çamaşır makinası sesi çıkartarak.bu sesin ortasında ince bir pike ile uyumaya neden çalışılır peki.nasıl bir oda burası ki olmaması gereken eşyalar burada. bir çamaşır makinası ve buzdolabı. nerdeyim ben? sabah tam durdu diye sevinirken bitmek bilmeyen çan sesi peki?
en iyisi baştan başlamak gerek..
herşey aldığım yeni converselerin ayağımı vurmasıyla başladı. giydiğim için değişmeyeceklerini bile bile bir umut aldığım yere gittim işten sonra. almadılar tabiki. adam pişkin pişkin kalıba koyun bunu dedi. eh peki dedim. bir numara büyük alaydın sende mal diyodu kesin içinden.
küfrederek çıktım. ee şimdi napıcam dedim. bişler yemek için rexin püfesine gittim. tam şinitzelimi söyledimki kuzeni gördüm bağırdım.kız arkı bide onun ev arkı. neyse sonra gittik wafıl yemeye. eve gitmem lazımken hiç gidesim gelmedi. boş beleş sokaklarda takıldık.insanlar yakın davrandıkça böle sevimsiz suratsız ukala tersleyerek konuşup durdum.bu kadar birilerine ihtiyaç duyupda uzakdurmam ne garip.salak aptal anlamsız muhabbetler. zeka özürlü insanlar. içmekden birazcık akıllarından da olan zavallılar. marjinal tipler rockçılar punkçılar emolar.extreme hayatlar.hepsine özenip hayran kalsamda onlar gibi biri olamayıcağımı bildiğimden belkide bu kadar çok ama çok seviyor ,bir okadarda nefret ediyorum.midem bulandı aqyim yapaylıklarından ama aralarında olmakdanda kendimi alamadım. işte bütün
bunların arasında (bu sefer içmedim ama) kalmamam gerekirken onların evde kaldım. sabaha kadar anlamsız saçma sapan bir odada malum buzdolabı sesiyle gözüm açık tavana bakıp sabahı bekledim. yan odada sevgilisiyle yatan kuzenim ve diğer odada almanyadaki sevgilisiyle msnden çetleşen ev arkadaşının sesleri de bana eşlik etti.ve sonra herzman yaptığım şeyi yaptım. kaçtım ve eve geldim...

*the hall da adıma davetiye var, star wars parti için bu gece. iyi bir işin olması bazen işe yarıyo.. 2 kişilikmiş şimdi sorun gelecek birilerini bulmak :)

2 Eylül 2010 Perşembe

drunk like there is no tomorrow


bi yerde bigün ölüp kalıcan annene,babana, ablana acıyorum,yoksa sana acıdığımdan değil. yazık onlara.o çok güvendiğin beynin pelteye döndüğünde, bir sabah uyanacak ve adını bile hatırlayamayacaksın.
iyi gene evin yolunu buldun.

*don't hate yourself bro...

1 Eylül 2010 Çarşamba

All that underneath your skin

** saat sesinden başka birşeyin duyulmadığı mutfakda 1 haftalık yemeği ısıtıp yerken "biri olsa yanımda pek de fena olmazdı" diye düşündüm bian. yalnızlık bi bok değil.